2018, farklı yazılarımda özetlediğim gibi, IT sektörü için oldukça dinamik bir yıldı. Kurumların, özellikle verimliliği artırmak için iş dünyasına yapay zeka (AI) teknolojisini entegre etme çalışmaları ve bunun sonucunda kendileriyle rakip olan kurumlara meydan okuyabilecek yapay zeka algoritmalarının hayata geçirilmesi gibi süreçlere çokça tanık olduk.

Yapay zeka (AI), makine öğrenmesi ve doğal dil işleme (NLP) gibi birçok farklı teknolojiye ev sahipliği yapan kullanım alanı oldukça geniş bir terim. Bankacılık ve finans sektöründe yapay zeka alanında her yeni gün farklı bir bankanın farklı bir projesini duyuyoruz. Analistler ise yapay zekanın bankacılık sektörüne 2030 yılına kadar 1 trilyon ABD Dolarından fazla ek fayda getireceğini tahmin ediyorlar.

Teknolojik gelişmeleri tahmin gücümün herhangi bir “fütürist” kadar iyi olduğunu söyleyerek bu yazının geri kalan kısmını riske atmak istemiyorum. Bunun temel sebebi, teknoloji alanındaki yeniliklerin çok hızlı gerçekleşmesi ve bir çok gelişmenin iyileşme ve verimlilik yanında istenmeyen sonuçlara da yol açabilmesi. Yine de bu yazımda bankacılık sektörü için yapay zekanın yakın gelecekte kurumlara ve kullanıcılara getirebileceği faydalara değinmek istiyorum.

1- Geliştirilmiş bankacılık ürünleri

Bankacılık ve finans sektörü, son yıllarda çok ciddi sıçramalarla büyüyor. Dünya çapında zaman ve lokasyon ne olursa olsun, milyonlarca bankacılık işlemi çevrimiçi olarak yapılıyor. Otomatikleştirilmiş işlemlerin ve uygulamaların, yapay zekanın bankacılık sistemine ve mobil bankacılık uygulamalarına entegre edilmesi için önemi son derece büyük. Yapay zekanın bankacılık sektöründeki ana rolü ise pek çok uzmana göre müşteri hizmetlerinin iyileştirilmesi.

Yapay zeka çoğumuzun bildiği üzere çok çeşitli veri türlerini analiz edebilen ve bu sayede müşteri davranışı ve tercihleri hakkında hızlı ve doğru bilgiler sağlayabilen bir teknoloji. Müşterinin ihtiyacını ve gereksinimlerini algılayarak, mümkün olan en iyi bankacılık hizmetlerini müşterilere sunabilmek bankalar için son derece kritik bir konu. Kullanıcıların geçmiş verilerinin detaylı ve hızlı olarak analiz edilmesi, kullanıcıya doğru ürün ve hizmetleri sağlamak için gerekli olan kullanım alışkanlıklarını ortaya çıkarmada bütünleyici bir rol oynuyor.

Yapay zeka teknolojisi, veri toplama ve analiz prensibi ile çalışıyor. Yapay zeka özellikleriyle zenginleştirilmiş bir mobil bankacılık uygulaması, öğrenme sürecini ve kullanıcı deneyimini geliştirmek için kullanıcıların tüm ilgili ve yararlı verilerini toplayabiliyor. Bu verileri topladıktan ve analiz ettikten sonra ise kullanıcıya sunulan deneyim ve hizmetler kişiselleştirilebiliyor.

Bunun yanında, finansal işlemlere ilişkin veriler, banka kullanıcılarının satın alma / kullanım alışkanlıklarını anlamasına yardımcı oluyor. Banka bu verilere dayanarak kişiye göre özelleştirilmiş bir yatırım ya da ödeme planı hazırlayabilir ve müşterilerine bütçeleme konusunda yardımcı olabilir. Yine bankalar kullanıcı verilerine dayanarak müşterilerine, harcamalarını ve yatırımlarını kontrol edebilmeleri için tavsiyeler gönderebilirler.

Varlık ve portföy yönetimi de benzer şekilde yapay zeka ile daha etkin ve verimli bir biçimde kurgulanabilir durumda. Bankaları ziyaret etmekten hiç hoşlanmayan kullanıcılar için “bankacılık parmaklarınızın ucunda” teması uzun zamandır kullanılıyor. Müşteriler yapay zeka ile otomatik ve güvenli işlemlerin avantajlarından yararlanabilir, her zamanki alışkanlıklarına göre herhangi bir şüpheli işlem için anında bildirim alabilirler.

Yapay zekanın bir başka kullanışlı uygulaması ise bankaların kart sistemleri. Yapay zeka, yalnızca kredi kartı ve bankamatik kartı yönetim sistemini otomatikleştirmiyor, aynı zamanda daha güvenli hale de getiriyor. Bir kartın kaybolması durumunda müşterinin uzun bir kimlik doğrulama işleminden kurtulmasına ve bu sayede zaman ve efor tasarrufu elde edilmesine olanak sağlıyor.

2- Chatbot’lar

Diğer tüm kurumlar gibi, bankalar için de yeni müşteriler kazanmak ve müşterilere mükemmel bir kullanıcı deneyimi sunarak ihtiyaç duydukları hizmetleri sağlamak kritik bir konu. İnsanlar artık bankaların sunduğu faiz oranları, kredi tipleri veya diğer anlık bankacılık hizmetleri özelindeki basit bilgileri almak için bankaları ziyaret etmiyorlar. Müşterilerin tek yapması gereken ilgili bankanın web sitesini ziyaret etmek ve aradığı tüm bilgilere anında erişebilmek.

Chatbotların, günümüzde yapay zeka teknolojisinden yararlanan en popüler yazılımlar olduklarını biliyoruz. Müşteriler akıllarına bir soru takıldığında banka çağrı merkezlerini aramayı veya bankalara e-postayla göndermeyi can sıkıcı buluyorlar ancak bir bankanın web sitesindeki ya da mobil uygulamasındaki bir chatbot tarafından sorulan ‘Merhaba, Nasıl Yardımcı Olabilirim?’ sorusuna cevap vermek onlar için hem kolay hem de oldukça eğlenceli olabiliyor.

Telefon görüşmesi ile karşılaştırıldığında, chatbotlar, kullanıcılara herhangi bir işlemi tamamlayabilmeleri için faydalı bağlantılar sağlayabildiğinden, kullanıcılar tarafından daha etkin ve hızlı olarak değerlendiriliyorlar. Chatbotlar iletişim esnasında sağladıkları bağlantılarla aynı zamanda müşteri hizmetleri yöneticilerinin iş yükünü önemli ölçüde azaltıyor. Müşteri hizmetleri çalışanları, müşterilere iyi hizmet vermek için her geçen gün yeni metotlar arıyor olsa da, zaman kısıtları ve bir gün içinde hizmet verebilecekleri kişi sayısı sınırlı kalıyor. Bu anlamda da chatbot’lar hem bankalar hem de kullanıcılar bakımından oldukça faydalı görünüyor.

3- Gerçek Zamanlı Dolandırıcılık Tespiti

Finans sektörü hepimizin bildiği üzere sayısız güvenlik tehditine ve dolandırıcılık aktivitesine maruz kalmakta. Yakın zamanda McAfee tarafından yayımlanan bir rapora göre, tüm dünyada finans sektöründeki dolandırıcılık aktiviteleri yaklaşık 600 milyar dolarlık küresel bir ekonomik kayıba eş değer. Kullanılan teknolojiler değiştikçe, bankalar tehdit ve dolandırıcılıkla mücadele edebilmek için yeni yöntemler geliştirmek ve bu yöntemleri en etkin biçimde kullanıma almak durumunda. Bunun paralelinde ise büyük veri (big data) bankaların müşteri davranış modelleri hakkında derinlemesine bilgi edinmesinde önemli bir rol oynuyor. Finansal riskin azaltılması konusunu değerlendirdiğimizde, yapay zeka altyapısıyla geliştirilen yeni çözümler ve yeni gelişmiş finansal modeller, bankaların fon akış analizlerini gerçek zamanlı olarak tespit etmelerine ve dolandırıcılık işlemlerinin keşfedildikleri anda durdurulmalarına yardımcı olacak.

Bankalar müşterilerine güvenli ve hızlı işlemler sağlama konusunda hesap verebilir olmak durumundalar. Yapay zeka bu işlemlerdeki sahtekarlıkları önceden tanımlanmış kurallar temelinde tespit etmek için kullanılabiliyor. Ayrıca mobil bankacılık uygulamaları, davranış analizine dayanarak herhangi bir müşterinin hesabındaki şüpheli herhangi bir aktiviteyi tespit edebiliyor. Örneğin, müşterinin hesabındaki küçük hacimli işlem geçmişine dayanarak, büyük miktarda herhangi bir çevrimiçi işlem anında durdurulabiliyor.
Banka ve finans sektöründe yapay zeka ile ilgili pek çok kaynakta içerik bulunmasına ve medyada çok fazla şey söylenmiş olmasına rağmen, bu konuda ülkemizde henüz az sayıda banka tam üretime ve hatta tam kapsamlı araştırmalara başlamış durumda. Bankalar mevcut durumda yapay zekayı görmezden gelemeyeceklerini anlamış görünüyorlar. Kendilerine ve rakiplerine vaat ettikleri çözümleri üretebilmeleri için ise yapay zeka özelinde bir strateji geliştirmek durumundalar. Çok yakın bir gelecekte dolandırıcılık tespitinden, kredi başvuru ve kullandırımına, risk yönetiminden müşteri deneyimine kadar yapay zeka (AI), insani eforların hızını, kesinliğini ve etkinliğini bankacılık ve finans özelinde de artıracağa benziyor.